GEMLİK'İN MAKUL TARİHİ
Gemlik denilince akla hep güzel şeyler gelip, Şairlere, Ressamlara, Sanatçılara ilham kaynağı olarak gelse de, bu güzel şehrin bitmek bilmeyen ve çözüme ulaşmayan problemleri var. Bu gerçekle hiç bir yetkili yüzleşmek istemese de gerçekten kaçmak yersiz bir davranış.
EHİL YÖNETİCİ PROBLEMİ
Gemlik'in en büyük problemi aslında yöneticilerin EHİL olmamasıdır. Seçimler ya ETNİK, ya SLOGAN, ya TEPKİ üzerine gerçekleşmekte. Halk bu konu da bilinçlenme konusunda birşey yapmadığı gibi EĞİTİMCİ yada EHİL kişilerinde halkı bilinçlenme konusunda hiçbir çalışma yapmaması da oldukça garip. Bilinçlendirme konusunda en aktif YEREL BASIN olarak çalışma yapsa da yakın tarih de gördüğümüz BASIN SKANDALI ise, aslında BASIN'ın da bunu kendi menfaatine dayanarak Yanlış, Eksik yada Taraflı yönlendirme ile Halk'ı gerektiği gibi aydınlatmadığını gördük.
Şehir de şahsım dahil sadece bir kaç kişi menfaatsiz ve tarafsız olarak Yerel Basın olarak hareket etse de yeterli destek olmadığı için gereken etkiyi gerçekleştirme de yetersiz kalıyor.
DEPREM ve KENTSEL DÖNÜŞÜM PROBLEMİ
Gemlik yakın tarih dediğimiz 1999 Marmara Depremini az hasarlı olarak yaşadı. 1999 Depremi gerçeğini görmek bu konu da birşey yapılması gerektiğini gösterse de sonra ki süreçler de VAAD, GÖRSEL ŞÖLEN, PROPAGANDA olarak çözümsüz bir problem olarak günümüze kadar geldi. Hemen hemen her Deprem ve artçı sallantılar da bu çözümsüz konu için SICAK GÜNDEM oluşsa da zamana yenilip, masadan alınıp çekmeceye gönderilmeye adeta mahkum kaldı.
Çözümün Kentsel Dönüşüm olduğu gerçeğine en yakın AKP'li Belediye Başkanı REFİK YILMAZ bir hamle yapsa da, süreçte Dönüşüm adına yanlış adımlar ve söylemler yapılarak problem çözüme ulaşmadı. Bu yanlış söylem ve hareketin ise YERİNDE DÖNÜŞÜM yerine GEMLİK TAŞINIYOR haberleri ile süreç durdu. Refik Yılmaz Başkanlığın da bu süreçte yine Gemlik sınırları içinde olan CİHATLI MEVKİİ'n de BELEDİYE olarak toplu konut çalışması yapmış süreç'e ivme katmıştı. Sonra ki süreç çıkan haberler ve parti içi muhalefetin etkisi ile Refik Yılmaz Başkanlığı sona ermiş ve süreç tamamen kapanmıştı.
Bu süreç iyi değerlendirme yapılsaydı bugün Gemlik'te DEPREM adına konuşulacak bir konu olmayacaktı. Bu konu da iyi bir değerlendirme ise, mevcut konutların devamını getirip, şehrin Kentsel Dönüşüm alanları içinde kalan vatandaşların bu konutlara yerleştirip DÖNÜŞÜMÜN TAMAMLANMASI gerçekleştiğinde mülk sahiplerinin tekrar mülklerine yerleştirmesi yapılabilirdi.
Bu hayati meselenin yanlış hamle ve söylemle kesilmesi üzücü olsa da yerine geçecek Belediye Başkanlarından beklenen bir konuydu. Lakin sonra ki gelen YÖNETİM çözüm yerine KARALAMA, ELEŞTİRME ve başka konular üzerine odaklanmayı seçti.
KARSAK DERESİ PROBLEMİ
Gemlik'in bir diğer çözümsüz problemi ise KARSAK DERESİ problemi, diğer problemler gibi yine bu problemde ancak Siyasilerin seçim propagandası olarak bir enstrüman olarak kullanılmaktan öte gidilmedi. Derenin ıslahı konusun da AKP'li belediye şehrin içinde kalan kısmını taş duvar ve betonla sadece görsel olarak bir çalışma yapsa da derenin asıl ıslah konusu olan dereye akan firma/fabrikaların atıkları konusunda bir çözüm odaklı bir hamle yapılmadı.
CHP'li Belediye Başkanı UĞUR SERTASLAN döneminde dere ıslahı konusunda bir çalışma yapılmazken, gelen tepkilere karşı Belediyenin çözümü ise, dereye atık atan firma/fabrikalara PARA CEZASI kestirmekten öte gitmedi ve süreci çözümsüz olarak kapattı.
Yerine gelen yine CHP'li Belediye Başkanı ŞÜKRÜ DEVİREN'in de seçim propangasında yer alan Karsak Deresi problemi seçim sonrası ıslah çalışması adına şehrin dışında kalan kısmına Kepçe, Grayder sokarak dere kenarını ancak genişletmekten öte gitmedi. Görsel şölen olarak da ÇİZME GİYEREK elinde kürekle bir kaç fotoğraf çektirerek tepkilere karşı bir çözüm yaptığını sanmayla süreci öteledi.
Oysa ki AKP'li Belediye bu soruna çözüm olarak bölgeye ARITMA TESİSİ kurdu. Bölge de ki firma/fabrikaların atıklarını buraya yönlendirme konusunda ise hiç bir çalışma yapılmadı. Oysa ki Belediye bu konu da YAPTIRIM uygulaması yapabilir ve süreci çözüme götürecek bir hamle atmış olabilirdi.
Bu problemin de CHP'li Belediye tarafından çözüme görüleceğini artık kendi seçmeni dahil tüm halk tamamen umutlarını yitirmiş olarak çözümsüz problem olarak yerini korumakta.
BARINAK ve SOKAK HAYVANLARI PROBLEMİ
Çözümsüz problemlerden bir diğeri ise Sokak Hayvanları ve Barınak problemi. Sokak hayvanları diğer sokak hayvanlarından ve insan atıklarından kaynaklanan çeşitli hastalıklara maruz kalmakta. Bu hastalıklar ise hayvanlar yoluyla insanlara bulaşarak toplum sağlığını tehlikeye atmakta. İnsanların kimyavi yada bozuk evsel atıklarıyla beslenmek zorunda kalan hayvanlar için iki seçenek sunulmakta. Bunlardan biri BARINAK diğeri ise UYUTULMA adı altında öldürme. Bu iki seçenekte aslında hayvanlar için BÜYÜK HAKSIZLIK olsada bu sokak hayvanlarından mağdur olan ve kurum yetkilileri açısından MÜSTAHAK algılanıyor.
Sokak hayvanlarının toplum sağlığı açısından tehlike oluşturmaması için ise iki seçenek var. Bu seçeneklerden biri toplumun kimyasal ve bozuk gıda çöplerini sokağa hayvanların ulaşabileceği yere koymaması. Diğer seçeneğin ise sokak hayvanlarının düzenli sekilde sağlık taraması yapılması. Çözüm olarak en basiti toplumun bilinçli davranıp kimyavi ve bozuk gıdaları sokaklara bırakmaması olsa da ne yazık ki toplum bu konu da bilinçli değil. Kurumlar da zaten bu yüzden var.
Şehrimizde düzenli ve kapsamlı sağlık taraması yapılması için Özel yada Kurum olarak bir VETERİNER OKULUNA ihtiyaç duymakta. Veteriner okulu şehrimizde sadece ASKERİ HARA dediğimiz yerde sadece ASKERİ AMAÇLA kullanılmakta. Askeri alanda hizmet gören VETERİNER OKULU'nun sadece bu alanda ne kadar faydalı olduğu önümüzde açık bir örnek olarak gösterebilir ve şehre gerek Merkezi Yönetim ( Devlet ), gerek Yerel Yönetim ( Belediye ) olarak şehir sokak hayvanları koruma, barınma ve rehabilitasyon açısından tek ve yegane çözüm olarak bir VETERİNER OKULU konusunda çalışma başlatılması gerek.
Gemlik Yerel Yönetim olarak çözüm diye hali hazırda ki BARINAĞI kapatması bu konu da BELEDİYE olarak çözüm üretileceği umutsuz bir vaka olarak önümüzde durmakta.
SONUÇ
Tüm bu konuların çözümsüz olarak kalması bu şehrin geleceğini ve gelişimini engellediği, halkın huzuru ve refahını olumsuz olarak etkilemekte. Şehrin yöneticilerinin özellikle EĞLENCE ve GÖSTERİ konularını arka plana atıp çözüm bekleyen bu sorunlarına odaklanması gerek. Bunun gerçekleşmesi için de halkın bu konuyu ötelenmesine izin vermeyin devamlı şekilde bu konuları SICAK GÜNDEM de kalması için tüm alanlarda tartışmaya açık kalması lazım.